Multikopterler gibi sivil insansız uçan nesnelerin artan yayılması, “sürekli artan bir güvenlik riskini temsil ediyor.” AB Komisyonu bu konuda uyardı ve bu nedenle Çarşamba günü bir drone savunma stratejisi sundu. Bunun temel amacı, bu alandaki hızlı teknolojik gelişmelerin ve artan satış rakamlarının “sivil alanlardaki tehditlerin kontrolsüz bir şekilde artmasına yol açmasının” önlenmesidir. Ayrıca, Brüksel hükümet kurumu bu adımı tek tip bir siyasi çerçeve oluşturmak ve kötü niyetli olarak kullanılan dronlara karşı savunmada hangi yöntemlerin en iyi şekilde kullanılabileceği konusunda fikir birliğini teşvik etmek için kullanmak istiyor. Mevcut girişimler daha sıkı organize edilmeli ve uzman bir grup oluşturulmalı.
Reklamcılık
Herkese uygun tek çözüm yok
Komisyon, ana belgesinde drone’ların kaçakçılık ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi suç faaliyetlerinde giderek daha fazla kullanıldığından şikayetçi. Ayrıca şüpheli eylemler sırasında kritik altyapının yakınında tespit edilmiş olmaları da olası düşmanca bilgi toplamaya işaret ediyor. Ayrıca, uçan cisimlerin örneğin yerleşim alanlarında yasa dışı olarak havada olması durumunda bireysel vatandaşların kişisel güvenliği ve mahremiyeti de etkilenebilir. Bu tür tehlikeleri önlemek için yürütme organının paketi artık diğer şeylerin yanı sıra üye devletler için “açık yönergeler, eğitim, mali yardım” ve operasyonel prosedürlere dayanıyor.
Komisyon ayrıca, geniş bir ticari teklif yelpazesinden drone savunmasına yönelik uygun siber teknolojilerin ve diğer çözümlerin seçilmesi konusunda AB ülkelerindeki sorumlu otoritelere destek olmak istiyor. Devlet kurumunun Ortak Araştırma Merkezi bu konuda bir el kitabı yayınladı. Şöyle diyor: “Tüm uygulamalara uyan, herkese uyan tek bir çözüm yoktur.” Sağlam tasarım ilkelerini kullanmak, caydırıcıyı bir sitenin güvenlik operasyonlarına entegre etmeyi daha kolay ve daha verimli hale getirir. Ancak metodolojinin her aşamasının belirli ortam ve risklere göre uyarlanması gerekir. Ayrıca “Binaların ve mekanların fiziksel güvenliğine ilişkin ilkeleri” içeren ikinci bir kılavuz da bulunmaktadır.
Komisyon, İç Güvenlik Fonu’nun 2026/27 dönemi için ilgili çalışma programlarının bir parçası olarak drone savunma çözümleri için ihale çağrısı yoluyla para sağlamak istiyor. Girişimin bir kısmı aynı zamanda Horizon Europe gibi devam eden finansman programları çerçevesinde ilgili araştırma ve yenilikleri sağlama taahhüdünü de içermektedir. 2027 yılında geçici bir denge kurulmalı ve örneğin terörle mücadele gündeminde halihazırda paralel yaklaşımların olduğu AB insansız hava aracı savunma programı en geç 2030 yılına kadar tamamen revize edilmelidir. Genel olarak drone’ların güvenli ve yasal kullanımının sağlanması önemlidir. Yeşil ve dijital değişim için bu büyük önem taşıyor. Komisyon halihazırda bu pazar için ayrı bir strateji sunmuştur.
Almanya’da uyarlanan kurallar
Bu ülkede Federal Polis, kendi sorumluluk alanındaki 14 büyük Alman havaalanını 2020 gibi erken bir tarihte sabit bir drone savunma sistemi ile donatmayı planladı. “Falke” projesinin ortakları, önceden Hamburg Havalimanı’nda bir prototipi test ediyor. 2021 yılında Federal Meclis, hava trafik düzenlemelerinde çok sayıda tesisin ve coğrafi bölgenin korumaya değer yönlerinin dikkate alınmasını öngören bir yasa tasarısını da kabul etti. Sorumlu tesis veya işletmecisinin açıkça kabul etmesi halinde, dronların endüstriyel tesislerin, cezaevlerinin, askeri kuruluşların ve merkezi enerji üretim ve dağıtım sahalarının sınırlarının üzerinde ve 100 metrelik yanal mesafe dahilinde uçmasına izin verilmektedir.
(mho)
Haberin Sonu
Reklamcılık
Herkese uygun tek çözüm yok
Komisyon, ana belgesinde drone’ların kaçakçılık ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi suç faaliyetlerinde giderek daha fazla kullanıldığından şikayetçi. Ayrıca şüpheli eylemler sırasında kritik altyapının yakınında tespit edilmiş olmaları da olası düşmanca bilgi toplamaya işaret ediyor. Ayrıca, uçan cisimlerin örneğin yerleşim alanlarında yasa dışı olarak havada olması durumunda bireysel vatandaşların kişisel güvenliği ve mahremiyeti de etkilenebilir. Bu tür tehlikeleri önlemek için yürütme organının paketi artık diğer şeylerin yanı sıra üye devletler için “açık yönergeler, eğitim, mali yardım” ve operasyonel prosedürlere dayanıyor.
Komisyon ayrıca, geniş bir ticari teklif yelpazesinden drone savunmasına yönelik uygun siber teknolojilerin ve diğer çözümlerin seçilmesi konusunda AB ülkelerindeki sorumlu otoritelere destek olmak istiyor. Devlet kurumunun Ortak Araştırma Merkezi bu konuda bir el kitabı yayınladı. Şöyle diyor: “Tüm uygulamalara uyan, herkese uyan tek bir çözüm yoktur.” Sağlam tasarım ilkelerini kullanmak, caydırıcıyı bir sitenin güvenlik operasyonlarına entegre etmeyi daha kolay ve daha verimli hale getirir. Ancak metodolojinin her aşamasının belirli ortam ve risklere göre uyarlanması gerekir. Ayrıca “Binaların ve mekanların fiziksel güvenliğine ilişkin ilkeleri” içeren ikinci bir kılavuz da bulunmaktadır.
Komisyon, İç Güvenlik Fonu’nun 2026/27 dönemi için ilgili çalışma programlarının bir parçası olarak drone savunma çözümleri için ihale çağrısı yoluyla para sağlamak istiyor. Girişimin bir kısmı aynı zamanda Horizon Europe gibi devam eden finansman programları çerçevesinde ilgili araştırma ve yenilikleri sağlama taahhüdünü de içermektedir. 2027 yılında geçici bir denge kurulmalı ve örneğin terörle mücadele gündeminde halihazırda paralel yaklaşımların olduğu AB insansız hava aracı savunma programı en geç 2030 yılına kadar tamamen revize edilmelidir. Genel olarak drone’ların güvenli ve yasal kullanımının sağlanması önemlidir. Yeşil ve dijital değişim için bu büyük önem taşıyor. Komisyon halihazırda bu pazar için ayrı bir strateji sunmuştur.
Almanya’da uyarlanan kurallar
Bu ülkede Federal Polis, kendi sorumluluk alanındaki 14 büyük Alman havaalanını 2020 gibi erken bir tarihte sabit bir drone savunma sistemi ile donatmayı planladı. “Falke” projesinin ortakları, önceden Hamburg Havalimanı’nda bir prototipi test ediyor. 2021 yılında Federal Meclis, hava trafik düzenlemelerinde çok sayıda tesisin ve coğrafi bölgenin korumaya değer yönlerinin dikkate alınmasını öngören bir yasa tasarısını da kabul etti. Sorumlu tesis veya işletmecisinin açıkça kabul etmesi halinde, dronların endüstriyel tesislerin, cezaevlerinin, askeri kuruluşların ve merkezi enerji üretim ve dağıtım sahalarının sınırlarının üzerinde ve 100 metrelik yanal mesafe dahilinde uçmasına izin verilmektedir.
(mho)
Haberin Sonu